Fârâbî’de Hayal Gücü ve Vahiy

Yazarlar

https://doi.org/10.55709/tsbsdergisi.795
Bu çalışmada Fârâbî’nin nebevî vahiy teorisinin bileşenleri durumundaki hayal gücü- peygamber-vahiy ve halk ilişkisinin ortaya çıkarılması amaçlanmaktadır. Çalışma Fârâbî’nin nübüvvet ve vahiyle ilgili eserleri üzerinde yapılan analiz ve yorumlama yöntemlerini kullanmaktadır. İslam Felsefesinin kurucu filozofu Fârâbî insan psikolojisinin temel güçlerinden biri olan mütehayyile gücünün vahyin alınması ve halka aktarılması noktasındaki işlevini aklî bir izah olarak ortaya koymuş ve ilâhî bilginin halkın anlayış düzeyine uyarlanmasında hayal gücünün önemini savunmuştur. Bu iddiasıyla Fârâbî İslam Felsefesinde nebevî vahyi insanın psikolojik güçlerinden birine dayandırarak açıklayan ilk filozof olma özelliğini taşır. Onun bu temellendirmesinin etkileri hem İslam Felsefesinde, hem de Avrupa felsefesinde görülebilmektedir. Fârâbî’ye göre vahyin peygamber tarafından alınmasında ve yorumlanmasında akıl gücü kadar mütehayyile gücü de önem taşımaktadır. Bunun sebebi avamın yani halkın burhanî ispatlardan çok iknaî ispatlarla hayatına yön verebilmesidir. Teoriye göre felsefenin metafizik ve kozmolojiyle ilgili bilgileri, halka peygamber tarafından bir takım teşbih ve benzetmelerle öğretilir. Fârâbî bunların neler olduğunu dinin inanılması gereken görüşler kısmında açıklanmıştır. Buna ek olarak halkın erdemli bir toplum oluşturması için gereken inançlar ve fiiller peygamber tarafından yasalar şeklinde uygulanacaktır. Fârâbî ilgili konuları da dinin iradî ve fiilî konularında açıklamıştır. Peygamber burhanî ispatları halk için iknaî ispatlara dönüştürecektir. Aksi halde halk hiçbir zaman erdemli toplumun sahip olması gereken görüşler ve fiillere ikna olmayacak, gerçek mutluluktan uzak bir hayat sürecektir. Bunu engellemek için filozofun müstefad akılla ulaşmış olduğu tüm burhanî teorik ve pratik bilgilerin halka iknaî yöntemle öğretilmesi gerekmektedir. Bu konularla ilgili hem kanunlar şeklinde hem de eğitim ve öğretim programı halinde halkın mutluluk yoluna adaptasyonu sağlanmalıdır. Bu adaptasyonu sağlayacak ise peygamberin hem akıl hem de mütehayyile gücüdür. Bu sebeple peygamberler çok yüksek mütehayyile gücüne sahiptir.

Makale Bilgileri

  • Özet Okunma 2
  • Atıf & Paylaşım
  • Paylaş
İndirme verisi henüz mevcut değil.