Keşfü’z-Zunûn Adlı Eserde Adı Geçen Siyer ve Megāzî Eserleri Üzerine Bir İnceleme A Review on Sīrah and Maghāzī Books Mentioned in Kashf al-ẓunūn
Özet
Hacı Halife olarak da bilinen, asıl adı Mustafa b. Abdullah olan Kātib Çelebi 1017/1609’de İstanbul’da doğmuştur ve 1069/1659’da burada etmiştir. Keşfü’z-Zunûn Kātib Çelebi'nin yirmi yılda hazırladığı büyük bibliyografik eseridir. Kātib Çelebi Mîzânü’l-Hakk’taki anlatımında bu kitabın isminden de bahsetmektedir. Eserin karalamalarını gören bilginlerin bu eseri temize çekmesini istediklerini belirtmektedir. Keşfü’z-Zunûn’da müellif eserleri alfabetik bir sırayla verir, eserin dili Arapçadır ve Türkçeye tercümesi yapılmıştır. İslam tarihi ile ilgili okuma yaptığımızda veya kaynakları hakkında bilgi edinmek istediğimizde siyer ve megāzî çalışmaları dikkat çeker. Siyer, Hz. Muhammed’in hayatını anlatan, inceleyen eserler için kullanılan bir terimdir. Megāzî ise Hz. Muhammed’in savaşlarını, (gazve- seriyye) konu edinen kitaplara verilen isimdir. Siyer ve megāzî kelimeleri birbirleri yerine de kullanılmıştır. Nitekim bu iki kelime bazen birlikte bazen ayrı olarak Hz. Muhammed’in hayatına dair yazılmış eserlerin ismi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışmada Kātib Çelebi’nin Keşfü’z-Zunûn adlı bibliyografik eserindeki siyer ve megāzî eserleri incelenmiştir. Bu çalışmada içerik incelemesi tekniği kullanılmıştır. Bu kapsamda Keşfü’z-Zunûn’da adı geçen siyer ve megāzî hakkında eserler taranıp sınıflandırılarak tablolaştırılmıştır. Siyer ve megāzî başlıkları altında eserler tablolaştırırken siyer, Hz. Muhammed’in hayatı; megāzî ise O’nun savaşları olarak düşünülmüştür. Ancak tarama ve eser incelemesi sonunda eser isimlerinin içerik hakkında kesin ön bilgi vermediği tespit edilmiştir. Bu nedenle adında siyer ve megāzî kavramları geçmeyen ancak içeriği bu konularda olan çalışmalar da tespit edilmiştir. Çalışma neticesinde seksen sekiz adet siyer ve yirmi dört adet megāzî eseri tespit edilerek tablolaştırılmıştır. Bu eserlerin tamamının dili hakkında bilgi yer almamakta ancak incelenen eserlerden dördünün dilinin Türkçe ve dördünün dilinin ise Farsça olduğunu tespit edilmiştir. Tespit ettiğimiz eserlerin bilgilerini Kātib Çelebi’nin verdiği açıklamalar doğrultusunda tablomuza dâhil ettik. Çalışmamızda ilk dönemlerde megāzî eserlerinin Hz. Peygamber’in savaşlarından bahsederken ancak ilerleyen zamanlarda yazılan megāzî eserlerinin O’nun hayatının tüm yönlerini kuşatacak şekilde içerik genişlemesine uğradığı da tespit edilmiştir.
Kātib Çelebi, also known as Hajji Khalifa, whose real name is Mustafa b Abdullah, was born in Istanbul in 1017/1609 and died here in 1069/1659. Kashf al-ẓunūn is Kātib Çelebi's great bibliographic work that he prepared in twenty years. Kātib Çelebi also mentions the name of this book in his narration in Mīzān al-Haqq. He states that the scholars who saw the scribblings of the work wanted this work to be cleared. In Kashf al-ẓunūn, the author gives the works in alphabetical order; the language of the work is Arabic, and it has been translated into Turkish. When we read about the history of Islam or want to learn about its sources, the studies of Sīrah and Maghāzī attract attention. Sīrah is a term used for works that describe and examine the life of the Prophet Muhammad. Maghāzī, on the other hand, is the name given to the books that deal with the battles of the Prophet Muhammad. The words sīrah and maghāzī are also used interchangeably. As a matter of fact, these two words sometimes appear together and sometimes separately as the names of the works written about the life of the Prophet Muhammad. In this study, the Sīrah and Maghāzī works in the bibliographic work of Kātib Çelebi named Kashf al-ẓunūn were examined. The content analysis technique was used in this study. In this context, the works about Sīrah and Maghāzī mentioned in Kashf al-ẓunūn were scanned, classified, and tabulated. While tabulating the works under the titles of Sīrah and Maghāzī; Sīrah, refers to the life of Prophet Muhammad; Maghāzī, on the other hand, is considered as His wars. However, at the end of the scanning and study analysis, it has been determined that the titles of the works do not give precise preliminary information about the content. For this reason, studies that do not include the concepts of sīrah and maghāzī in their names; but whose content is on these subjects; have also been identified. As a result of the study, eighty-eight Sīrah and twenty-four Maghāzī works were identified and tabulated. There is no information about the language of all of these works, but it has been determined that the language of four of the studied works is Turkish, and the language of four of them is Persian. We included the information of the works we identified in our table in line with the explanations given by Kātib Çelebi. In our study, it has been determined that while the Maghāzī works were talking about the wars of the Prophet Muhammad in the early periods, but the Maghāzī works written in later times were expanded in content to encompass all aspects of his life.
Anahtar Kelimeler:
İslam Tarihi, Kātib Çelebi, Keşfü’z-Zunûn, Siyer, Megāzî
History of Islam, Kātib Çelebi, Kashf al-ẓunūn, Sīrah, Maghāzī
Sunum Videosu
Lisans
Telif Hakkı (c) 2022 Merve Benzer (Yüksek Lisans Öğrencisi)Bu çalışma Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License ile lisanslanmıştır.